
Hakikaten çoğumuzun, daha doğrusu çoğunuzun maruz kaldığı sıradan ama mizahi ele avuca sığmayan büyüklerinizin hayatınızın nasıl da içine ettiğini anlatan bir film olmuş. Çoğunuzun diyorum çünkü benim başımda hiç öyle dertler olmadı. Olsa mıydı acaba demiyor
değilim tabii ki.
Filmi burada anlatarak içine etmek gibi bir niyetim yok elbette ki. Müziğine rast geldim bir anda ve çok eğlendirici buldum. Hatta ve hatta sıkılana, bokunu çıkarana kadar dinliyorum.
Ezginin filmdeki adı neydi yaa??? Google'ye bi soralım dur.
(2 dakika sonra) Haaahhh Efsun :)))
Bu arada filmin kitap uyarlaması olduğunu veeeee ikincisinin de piyasaya çıktığını öğrendim. Okumalık listesine ekliyorum hemen :)))
Ne yazacağımı, ne anlatacağımı unuttum iyi mi?
Aaaahhhhh evlilik!
Millet adamı buluyo, iki ayda nasıl işve cilve yapıp adamın ağzını yere vurduruyorsa nikah masasını oturtuyo çocuğu da yapıyo, ama biz burada hala oturup filmlerdeki romantizmle salya akıtıyoruz.
Onu da geçtim. Millet sevgili buluyo, el ele, göz göze İstanbul'da orası senin burası benim, Şurası da bizim bacanağın olsun diye fink fink geziyo, biz de ne film izleyelim bu gece yaaaa deyip osuruk yarışı yapıyoruz. (yapıyoruz yalan yok)
Oradan bakınca koca delisi, sapıtmış, şeyi şey olmuş gibi imalarda bulunanlar olabilir ama haklılar :D Evlenmek istiyorum kardeşim yaaa :)))
Evlenmek güzel şey ama ben beceremedim. Herkes evlendi bir ben kaldım derler yaa, hah, işte o benim.
En yakın arkadaşım evleneli 2 sene oldu. Üstüne çocuğu da yaptı. (Teyze olmak harika bir şey o ayrı) Canmın içi 5 aylık hamile. Çükünü yidiğimin teyzesi olcam :)))
Laf arkadaşımdan açılmışken belirtelim. Çoğu evlenemediğim uzağından yakınından sapamadığım, sonunda bi cacığın da olmadığı, hepsinin ayrı bir ayrılık teranesine sahip sevgililerim hep bu arkadaşın arkadaşı, çevresi, bilmem kimisiydi. Ya herifler sıkıntılı ya da bu. (bende sorun yok) :))))) Şimdi elde arkadaş da yok, bana sevgili de...
Bir insanın talihi hep mi lanetli olur arkadaş. Her biri ayrı garip saymadığım kaç tane sevgilim oldu. Her biri ayrı karakter, ayrı gerizekalı, ayrı mal. Onlar moron ben değilim. Hepsinden de ayrı hikaye çıkarabileceğim farklı ayrılık sahnelerine ev sahipliği yaptım.
Yoksa aldattığım eski sevgilim bana kısmet kapama, ne bilim papazın bi yeri büyüsü falan mı yaptı.
Aldatmak mı? O konuya hiç girmiyorum.
Bir ara sevgililerimden nasıl ayrıldığımı da yazayım en iyisi.
Ve bugünkü yazımı da dinleyip dinleyip içine ettiğim şarkının sözleriyle bitirmek istiyorum.
AŞK GÜLMEKLE BAŞLIYOR, CESAREEEETTT
Benim kadar 32 diş gezen biri var mıdır ki :))))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder